Borderline Kişilik Bozukluğu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi Nelerdir?
Hayatınızda biriyle tanıştınız ve ona aşık oldunuz. Onunla birlikte olmak için her şeyi yapmaya hazırdınız. Onunla hayatınızın en mutlu anlarını yaşadınız. Ama bir süre sonra, onunla olan ilişkinizde sorunlar çıkmaya başladı. Onun sizi sevmediğini, terk edeceğini, aldatacağını düşünmeye başladınız. Ona karşı aşırı kıskançlık, öfke, şüphe duyguları hissettiniz. Onunla sürekli tartıştınız, ayrıldınız, barıştınız, tekrar ayrıldınız. Onunla yaşadığınız inişli çıkışlı ilişki sizi yordu, yıprattı, mutsuz etti. Ama ondan da kopamadınız. Onsuz yaşayamayacağınızı düşündünüz. Kendinize zarar vermeye, intihar etmeye bile kalkıştınız. Bu ilişki nasıl böyle oldu? Neden bu kadar zorlanıyorsunuz? Sizin de borderline kişilik bozukluğunuz olabilir mi?
Borderline kişilik bozukluğu, kişinin düşünce, duygu ve davranışlarında istikrarsızlık, aşırılık ve uyumsuzluk gösterdiği bir ruhsal hastalıktır. Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler, kendilerini, başkalarını ve hayatı siyah-beyaz olarak görürler. Arada gri bir alan yoktur. Bir şey ya çok iyidir ya da çok kötüdür. Bir insan ya çok sevilir ya da çok nefret edilir. Bir durum ya çok mutlu eder ya da çok mutsuz eder. Bu nedenle, borderline kişilik bozukluğu olan kişiler, ani ve yoğun duygu değişimleri yaşarlar. Bir anda sevinçten hüzne, huzurdan öfkeye, güvenden korkuya geçebilirler. Bu duygu değişimleri, onların ilişkilerini, işlerini, sosyal hayatlarını ve sağlıklarını olumsuz etkiler.
Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler, ilişkilerinde dengesizlik yaşarlar. Bir yandan sevdikleri kişiye çok bağlı olur, onu idealize eder, ondan ayrılmamak için her şeyi yaparlar. Ama diğer yandan, sevdikleri kişiye karşı güvensizlik, kıskançlık, şüphe, öfke, suçlama gibi olumsuz duygular besler, onu değersizleştirir, onunla sürekli çatışır, onu terk ederler. Bu ilişki tarzı, borderline kişilik bozukluğu olan kişilerin terk edilme korkusunu artırır. Terk edilme korkusu, onları daha çok bağımlı, takıntılı, manipülatif, kontrolcü, saldırgan, kendine zarar verici, intihara meyilli yapar.
Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler, kendilik algılarında bozukluk yaşarlar. Kim olduklarını, ne istediklerini, neye inandıklarını, nelerden hoşlandıklarını, nelerden nefret ettiklerini bilemezler. Kendilerini sürekli değişen, kararsız, tutarsız, yetersiz, değersiz, boş, anlamsız hissederler. Kendilerine güvenleri yoktur. Başkalarının onayına, beğenisine, ilgisine, sevgisine ihtiyaç duyarlar. Ama aynı zamanda, başkalarından korkar, güvenmez, şüphelenir, uzaklaşır, reddederler. Bu çelişkili tutum, onların kendilerini ve başkalarını tanımalarını, anlamalarını, kabul etmelerini engeller.
Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler, dürtülerine karşı direnç göstermekte zorlanırlar. Anlık istek, arzu, heves, öfke, korku gibi duyguların etkisiyle hareket ederler. Sonuçlarını düşünmeden, kendilerine veya başkalarına zarar verebilecek davranışlarda bulunabilirler. Aşırı alkol, sigara, uyuşturucu kullanımı, kumar oynama, aşırı harcama, tehlikeli araç kullanma, cinsel ilişkide korunmama, yeme bozuklukları, kendine zarar verme, intihar girişimi gibi davranışlar, borderline kişilik bozukluğu olan kişilerde sık görülür. Bu davranışlar, onların sağlıklarını, güvenliklerini, ekonomik durumlarını, sosyal ilişkilerini, iş hayatlarını olumsuz etkiler.
Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler, gerçeklik algılarında bozulma yaşayabilirler. Stresli, zor, travmatik durumlarda, gerçeklikten kopma, kendini yabancılaşma, halüsinasyon, sanrı gibi belirtiler gösterebilirler. Bu belirtiler, onların korku, kaygı, panik, depresyon gibi duygularını artırır. Bu duygular, onların işlevselliğini, uyumunu, başarısını azaltır.
Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler, bu belirtilerden dolayı hayatlarında pek çok sorun yaşarlar. İlişkilerinde, işlerinde, eğitimlerinde, sosyal hayatlarında, sağlıklarında, mutluluklarında problemler yaşarlar. Bu problemler, onların özgüvenlerini, özsaygılarını, özsevgilerini düşürür. Bu nedenle, borderline kişilik bozukluğu olan kişilerin, profesyonel yardım almaları gerekir.
Borderline kişilik bozukluğunun nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Genetik, biyolojik, psikolojik, sosyal, çevresel faktörlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir. Özellikle, çocukluk çağında yaşanan istismar, ihmal, şiddet, terk, kayıp, yoksunluk, reddedilme, aile içi çatışma, boşanma, alkol, madde kullanımı, ruhsal hastalık gibi travmatik deneyimler, borderline kişilik bozukluğu gelişiminde önemli rol oynamaktadır.
Borderline kişilik bozukluğunun tanısı, psikiyatri uzmanı tarafından konulur. Tanı için, kişinin belirtilerini, geçmişini, ilişkilerini, davranışlarını, duygularını, düşüncelerini değerlendirmek gerekir.
Borderline kişilik bozukluğu, diğer ruhsal hastalıklarla karıştırılabileceği için, ayırıcı tanı yapmak önemlidir. Borderline kişilik bozukluğu, bipolar bozukluk, depresyon, anksiyete bozuklukları, madde kullanım bozuklukları, yeme bozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk, şizofreni, diğer kişilik bozuklukları gibi pek çok ruhsal hastalıkla benzer belirtiler gösterebilir. Bu nedenle, borderline kişilik bozukluğu tanısı koymak için, kişinin belirtilerinin süreklilik, şiddet, sıklık, etki, işlevsellik gibi kriterlere göre değerlendirilmesi gerekir.
Borderline kişilik bozukluğunun tedavisi, psikoterapi ve ilaç tedavisinden oluşur. Psikoterapi, borderline kişilik bozukluğu olan kişilerin kendilerini, başkalarını ve hayatı daha iyi anlamalarına, duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını daha iyi yönetmelerine, ilişkilerini, işlerini, sosyal hayatlarını ve sağlıklarını daha iyi iyileştirmelerine yardımcı olur. Psikoterapi, bireysel, grup, aile veya çift terapisi şeklinde uygulanabilir.