21 Kasım 2024
Yazarlarımızdan

Ebeveynlik Stilleri Çocuklarda Davranışları Nasıl Etkiler?

Aile, çocuğun ilk sosyalleşme alanıdır. Çocuk aile ilişkilerinden öğrenir ve burada edindiği bilgiyi kendi ilişkilerini oluşturmak için kullanır. Çocukların hayatlarının ilk yıllarında gördükleri ilgi ve bakım, güven; güvensizlik, özerklik; bağlılık gibi önemli konuları ele alış biçimlerini etkiler. Bu nedenle ebeveynlik stilleri, çocuğun karakter gelişimi ve davranışlarında oldukça etkilidir. Çocuğun davranışlarında ailedeki yetişkinlerle beraber kardeşler de oldukça etkilidir. Kardeşlerle birlikte kaynakları paylaşmak, çatışmaları çözmek gibi birçok şeyi ilk burada öğrenir. Çocuk okula gitmeye başladığında burada öğrenilen davranış kalıpları, diğer çocuklarla etkileşimde oldukça etkilidir.

Çocuklar aile ile deneyimlerine dayanarak değerler oluşturur, başa çıkmayı ve yaşam koşullarına uyum sağlamayı öğrenirler. Eğer çocuk başa çıkma ve uyum sağlamada zorluk yaşıyorsa bu durum aslında ebeveynlerin psikolojik rahatsızlığı, madde bağımlılığı, şiddet ve boşanma gibi aile içerisinde yaşanan sorunlardan kaynaklanıyor olabilir. Bu gibi durumlar da kişiyi hem çocukluk hem de yetişkinlik döneminde olumsuz etkileyebilir.

Ebeveynlik stilleri

Ebeveynlik stilleri, ebeveynlerin çocuk yetiştirirken kullandıkları farklı stratejileri tanımlamak için kullanılır. Bu tarzlar, ebeveynlerin davranış ve tutumlarını ve çocuklarını yetiştirdikleri duygusal ortamı kapsar. Günümüzde çocuk psikolojisinde yaygın olarak kullanılan ebeveynlik stilleri, psikolog Diana Baumrind ve Stanford’lu araştırmacılar Eleanor Maccoby ve John Martin’in çalışmalarına dayanmaktadır. Ebeveynlerin ne kadar talepkar olduklarına ve çocuklarının ihtiyaçlarına ne kadar duyarlı olduklarına bağlı olarak ebeveynlik stilleri dört ana kategoriye ayrılır: “otoriter”, “demokratik”, “izin verici-hoşgörülü”, “izin verici-ihmalkâr”..Bu dört ebeveynlik stili iki boyuta dayanmaktadır: ebeveyn sıcaklığı ve ebeveyn kontrolü. Ebeveyn sıcaklığı, ebeveynin çocuğa gösterdiği ilgi ve sevgisiyle, çocuğu kabul etmesiyle ilişkilidir. Ebeveyn kontrolü ise, ebeveynlerin kurallara ve sosyal geleneklere saygıyı teşvik etmede oynadıkları aktif rolle ilgilidir.

Otoriter Ebeveynlik

Otoriter ebeveynler daha fazla kontrole ve daha az sıcaklığa sahip olma eğilimindedirler. Ebeveynin çocuğun uymak zorunda olduğu katı kurallar koyduğu tek yönlü bir iletişim tarzına sahiptirler. Koyulan kurallar ve nedenleri genellikle açıklanmaz. Çocuğun bu kurallarla ilgili müzakere yapmasına neredeyse hiç izin verilmez. Çocuklarının hiçbir hata yapmadan bu standartlara uymasını beklerler. Hatalar genellikle cezayla sonuçlanır. Otoriter ebeveynler daha az şefkatlidirler ve çok sınırlı esneklikle çok yüksek beklentilere sahiptirler.

Otoriter ebeveynlerle büyüyen çocuklar, yaramazlıklarının yaratabileceği sonuçlardan dolayı genellikle odadaki en iyi huylu görünen kişiler olacaktır. Bir hedefe ulaşmak için gereken talimatlara diğerlerine göre daha iyi bağlı kalabilirler. Bu ebeveynlik tarzı çocukların daha yüksek düzeyde saldırganlığa sahip olmasına, aynı zamanda utangaç ve sosyal becerileri düşük olmasına ve kendi kararlarını verememesine neden olabilir. Uygun rehberlik sağlanmadığından öfkeyi yönetmekte zorluk yaşadıkları için bu saldırganlık kontrolsüz kalabilir. Kendilerine olan

güvenleri zayıftır ve bu da karar verme konusundaki yetersizliklerini daha da artırır. Katı ebeveyn kuralları ve cezaları, genellikle çocuğun büyüdükçe otorite figürlerine karşı isyan etmesine neden olur.

Demokratik Ebeveynlik

Demokratik ebeveynler yüksek düzeyde sıcaklık ve kontrole sahiptir. Genellikle çocuklarıyla yakın ve besleyici bir ilişki geliştirirler. Beklentilerine ilişkin net yönergeleri vardır, kurallar ve disiplin cezalarıyla ilgili nedenleri açıklarlar. Disiplin yöntemleri ceza yerine destek aracı olarak kullanılır. Çocuklar yalnızca kendileriyle ilgili hedeflere ve beklentilere katkıda bulunmakla kalmaz, aynı zamanda ebeveyn ile çocuk arasında sık, açık ve uygun düzeyde iletişim de vardır. Genellikle bu ebeveynlik tarzı çocuklar için en sağlıklı sonuçlara yol açan tarzdır ancak her iki tarafın da çok fazla sabır ve çaba harcamasını gerektirir.

Demokratik ebeveynlik, kendine güvenen, sorumluluk sahibi ve kendi kendine yetebilen çocukların yetişmesini sağlar. Bu çocuklar olumsuz duygularını daha etkili bir şekilde yönetebilirler, bu da daha iyi sosyal beceriler ve duygusal sağlığa yol açar. Bu ebeveynler aynı zamanda bağımsızlığı da teşvik ettiğinden, çocuklar hedeflerine bağımsız olarak ulaşabileceklerini öğrenirler. Bu, çocukların daha yüksek bir özgüven geliştirerek büyümesini sağlar. Ayrıca bu çocukların akademik başarıları ve okul performansları yüksektir.

İzin Verici-Hoşgörülü Ebeveynlik

Hoşgörülü ebeveynler kontrolden çok sıcaklığa odaklanırlar. Çok az kural koyarlar ve bu da çocuğa çok az rehberlik sağlar. Sıcak ve şefkatli olma eğilimindedirler ve genellikle minimum beklentiye sahiptirler. Bu düşük beklenti seviyeleri dolayısıyla genellikle disiplin nadiren kullanılır. İletişime açıklardır ancak çocukların sorunları kendi kendilerine çözmesi beklenir. Ebeveynden çok arkadaş gibi davranırlar.

Sınırlı kurallar çocukları özellikle çok sık abur cubur yeme gibi sağlıksız beslenme alışkanlıklarına sürükleyebilmektedir. Bu, çocuğun hayatının ilerleyen dönemlerinde obezite ve diğer sağlık sorunlarına ilişkin risklerin artmasına neden olabilir. Çocuk aynı zamanda yatma saatine, ödevini yapıp yapmayacağına veya ne zaman yapacağına, bilgisayar ve televizyon karşısında geçireceği zamana karar verme gibi konularda da oldukça özgürdür. Bu derece özgürlük, ebeveynin ölçülü olma konusunda rehberlik sağlamaması nedeniyle başka olumsuz alışkanlıklara yol açabilir. Genel olarak, izin verici-hoşgörülü ebeveynlerin çocukları genellikle bir miktar özgüvene ve makul sosyal becerilere sahiptir. Ancak dürtüsel, talepkar, bencil ve öz denetimden yoksun olabilirler.

İzin Verici-İhmalkar Ebeveynlik

İhmalkar ebeveynler, otoriter ebeveynlerin tam tersidir. Bu ebeveynlik stilinde çok düşük miktarda sıcaklık ve kontrol vardır. Çocuğun hayatından kopuk kalarak çocuğun yalnızca temel ihtiyaçlarını karşılarlar. Ebeveyn çocukla sınırlı iletişim kurar, kural yoktur ve belirli bir disiplin stili kullanılmaz. Çocuklarından neredeyse hiç beklentileri yoktur ve çocuk neredeyse tamamen istediği zaman istediğini yapmakta özgürdür.

İlgili olmayan ebeveynlerin çocukları genellikle dirençlidir ve hatta diğer türde yetiştirilen çocuklara göre daha kendi kendilerine yetebilirler. Ancak bu beceriler zorunluluktan dolayı geliştirilmiştir. Duygularını kontrol etmekte zorluk çekebilirler, daha az etkili başa çıkma stratejilerine sahip olabilirler, akademik zorluklar yaşayabilirler ve sosyal ilişkileri sürdürme veya beslemede sorun yaşayabilirler. Aynı zamanda yüksek düzeyde reddedilme algılayabilir, daha fazla saldırgan ve suça yönelik davranışlar ile düşmanlık sergileme ve dikkat sorunları yaşama eğiliminde olabilirler.

Sonuç Olarak

Aile dinamiği ve ebeveynlik stili çocukların gelişimsel ve davranışsal süreçlerinde oldukça önemlidir. Ebeveynlik stillerinin çeşitliliği en az çocukların davranışları kadar çeşitli olsa da, ebeveyn sıcaklığı ve ebeveyn kontrolü üzerinden dört ana kategoriye ayrıldığında, bu stillerin çocuğun gelişimine ve davranışlarına nasıl etki edebileceğini görmek mümkündür. Elbette bunları değerlendirirken çocuğun karakter ve davranış gelişimine katkıda bulunan diğer faktörleri göz ardı etmemek oldukça önemlidir. Bu bağlamda, her çocuğun benzersiz olduğu ve gördüklerine, duyduklarına ve algıladıklarına farklı tepkiler verdiğini göz önünde bulundurarak; çocuklara ihtiyaç duydukları sevgiyi, ilgiyi ve kabulü verirken ayni zamanda net kurallar ve beklentiler ortaya koymak, çocukların duygusal olarak sağlıklı, kendine güvenen, başarılı, sosyal açıdan yetkin ve bağımsız bireyler olarak yetişebilmesi için etkili olabilir.